Mersin Yıldırımdan Korunma ve AG Parafudr Eğitimi Tamamlandı
31 Ocak 2018YILKOMER SERTİFİKALI NİĞDE EĞİTİM KAYITLARI BAŞLADI
4 Şubat 2018Yılkomer Röportaj
Konu: Yıldırım-Aşırı Gerilimlerden Koruma AG Parafudr ve Topraklama
YILKOMER(Yıldırımdan Korunma Merkezi) Koordinatörü Serdar AKSOY
“Dış Yıldırımlık Sistemleri Elektriksel Sistemleri Koruyamaz AG PARAFUDR SİSTEMİ KULLANILMAK ZORUNDADIR”
Yıldırım ve aşırı gerilimlerden korunma konusunda hizmet veren YILKOMER, kurduğu sistemlerde mühendisliği ön planda tutuyor. 2 uluslarası firmanın Türkiye marketing ve teknik danışmanlığını da yürüten Serdar Aksoy, dış yıldırımlık sisteminin tüm sistemleri koruyacağı yönündeki kanının yanlış olduğunu söylüyor ve surge arrester,topraklama,eş potansiyel ve dış yıldırımlık sistemlerinin entegre şekilde kurulması gerektiğini belirtiyor.
YILKOMER’in kuruluş amacıyla ilgili bilgi verir misiniz?
Yıldırımdan Korunma Merkezi (YILKOMER), yıldırım ve aşırı gerilim alanındaki teknik eksiklikleri ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Bunu yaparken konuya tamamen mühendislik perspektifinden yaklaşmaktadır. Özetle, şirketin öncelikli amacı malzeme satışı değildir. YILKOMER, risk analizleri yapan, IEC62305 standartlarına göre sistem kurulumunu hedefleyen bir merkez niteliğindedir. Bünyesinde, konusunda uzman mühendis ve uygulamacıların çalıştığı şirket; iç yıldırımlık, dış yıldırımlık, topraklama ve eş potansiyel sistemini kombine bir şekilde kullanarak tüm alanların korunmasına gayret göstermektedir. Güneş santralleri, rüzgar santralleri,yanıcı-patlayıcı tesisler faaliyet alanlarımızın içerisindedir..Yılkomer uluslararası firmaların yeni teknolojileri takip etmektedir ve sistem tasarımlarında bu ürünlerini kullanmaktadır,en doğru ürünlerle tüm tasarım, proje ve uygulama bizim tarafımızdan gerçekleştirilmektedir. Ayrıca www.yilkomer.com web sitesini güncel bilgilerle sürekli taze tutarak toplumsal bilincin arttırılmasını hedefliyoruz. Ücretsiz keşif hizmeti de vermekteyiz.Yılkomer olarak Alman ve Fransız firmaların ürünlerini tasarımlarımızda kullanmaktayız.
İç yıldırımlık sistemleri, Türkiye’de biraz geç mi kabul gördü?
Türkiye’de “paratoner sistemi her şeye karşı korur” diye bir algı var. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın yani şimdiki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın şartnamelerinde yıldırımdan korunma başlığı altında “paratoner tesisatı” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, içeriğine bakılmaksızın tüm özel şartnamelere de geçmiş ve zaman içerisinde yanlış bir kanı oluşturmuştur. Sadece paratoner kullanılarak yapılan koruma sistemleri, elektronik cihazları korumamaktadır. Elektronik cihazların paratoner olduğu halde neden arızalandığı Türkiye’de uzun süre anlaşılamamıştır. Ortaya çıkan bu durumun nedenlerinden birisi de sektör paydaşlarının iç yıldırımlık sistemini müşterilerine anlatmamalarıdır. Yıldırımdan Korunma Merkezi olarak AG Parafudr sistemini de zorunlu kılmaktayız ve bu noktada Pazar geliştirici birçok seminer çalışması yapmaktayız.İç yıldırımlık sistemi alanında çalışan firmalar, son 3-5 yılda Türkiye pazarına girdi. Hal böyle olunca da sistemin uygulama alanı bulması gecikti. İç yıldırımlık olarak özetlenebilecek sistemin bileşenleri arasında yer alan parafudrların 3 bin 500 çeşidi bulunmaktadır. Bunları, uygulanacağı sisteme uygun seçmek, ayrı bir uzmanlıktır.
Paratoner yerine Faraday Kafesi’ni tercih ettiğinizi söylediniz. Buradan paratonerin koruma yapmadığına inandığınızı mı anlamalıyız?
Paratonerin koruma yapmadığını söylemek mümkün değildir en azından bu konuda koruma yapıyor ya da yapmıyor şeklinde net bir cümle söyleyemem.Fakat yoğun olarak Alman firmaları ile çalıştığımız ve IEC 62305 standartı kapsamında kurulum gerçekleştirdiğimiz için paratoner sistemlerini kullanmıyoruz.Mühendislik hesaplarına yakalama uçlarıyla koruma açısı oluşturan sistemlerin daha yatkın olduğunu düşünmekteyiz.Paratoner istenen projelerde özel sistemlerle entegre tasarımlar sunmaktayız.Köşe noktaların korunması açısından entegre sistemler daha doğru sonuç sunmaktadır.Mesh Metodu ve Yuvarlanan Küre Metodu entegrasyonunda birden çok yakalama ucu bulunduğu için yıldırımın köşelerden yakalanma olasılığı artıyor.
AG Parafudr teknolojisinde son dönemde ne tür gelişmeler yaşanıyor?
4 sistemin entegre olduğu çalışmaların içerisinde yer alıyoruz. Bu dört sistemden birisi de iç yıldırımlıktır. Düşen yıldırım, panoya yöneldiğinde kartuşları yakarak parafudru devre dışı bırakıyor. Kartuşu değiştirmek ise zaman ve maliyet demek.Türkiye sorumluluğunu yürüttüğümüz Iskra Zascite RAYCAP Safetec adlı bir teknoloji geliştirdi. Bu teknolojinin kullanıldığı ürünlerde varistör bulunmuyor. Böylece ürün, sınırsız sayıda darbeyi absorbe edebiliyor. Topraklama sistemlerinde de parafudr kullanılmaktadır. İzolasyonlu iletkenler ve kroşeler de sektörümüzdeki yeni teknolojilerin arasında yer almaktadır. Yıldırım algılama sistemleri de son dönemde oldukça popüler. Yıldırım algılama sistemleri, darbenin geleceğini önceden haber veriyor. Bu sayede kullanıcının tesisatı kapatmak için zamanı oluyor. Güneş enerjisi sistemlerinin korunması için özel dış yıldırımlık sistemleri geliştirildi. Tasarım ve uygulama, ürün özellikleri kadar önemlidir. Cihazın teknolojisi ne kadar ileri olursa olsun yanlış bir uygulama, tüm cihazları korumasız bırakabilir. YILKOMER, adetle ürün satmak yerine komple sistem kurmayı amaçlamaktadır. Yani işin mühendislik tarafında yer almayı tercih ediyoruz.Uygulama,tasarım ve ürün seçimi mühendisliğin temel basamaklarını oluşturmaktadır.
İç yıldırımlık AG Parafudr , Türkiye için yeni bir konu. Bu durum sektörde firma enflasyonu yaratıyor mu?
Sektörümüze yeni oyuncu girmemektedir. Bizde oyuncu sayısını artıran esas unsur, şirketlerin kendi aralarında bölünmesidir. Bu bölünmeler, sektördeki kaliteyi düşürmemektedir. Ancak, bunu ürün kalitesi özelinde söylemek mümkün değildir. Pazara Çin’den gelen kalitesiz ürünler girmekte veya Çin’den getirilen bu ürünler, Türk markasıymış gibi lanse edilmektedir.Bu konunun ticari kaygılardan çok güvenlik amaçlı kullanımı unutulmamalıdır. Parafudrlar,yıldırım darbesine karşı koruma sağlamas için 10/350ms eğrisinde test edilmelidir. Söz konusu teste tabi tutulmayan ürünler pazarda yıldırımda karşı koruma olarak satılmaktadır. Böylece sistemler korumamaktadır. Birçok kurulmuş sistemden ürün söküp yeniden tasarım gerçekleştirdik. Pazarda tek bir ürünün tüm korumayı sağladığını söyleyen şirketler var. Böyle bir şey mümkün değil. Müşteriler, ihtiyaçlarının farkında ve doğru ürünü talep ediyor. Bu da kötü firmaların ileride az olan pazar paylarını da kaybedeceklerinin kanıtıdır
Kısa ve orta vadeli hedefleriniz nelerdir?
IEC 62305 Standartlarında doğru koruma yöntemlerini pazarda yaymak ve tek bir cihazın bile darbeler sonucunda yanmaması için teknik bakış açısını değiştirmek diyebilirim. Yılkomer açısından da her yıl daha fazla tesisi koruma altına alarak ülkemize sürdürülebilir üretim alanında destek olmaktır.Danışmanlığını yaptığımız 2 uluslararası firmanın sayısını artırmayı hedefliyoruz. Her marka, diğerlerinden ayrılan özelliklere sahip. Bu farklı markaları birleştirerek ideal sistemleri tasarlamak mümkün. İşi mühendisliği ile sunuyoruz. Bu yapımızı sürdürmek istiyoruz.Yıldırımdan Korunma ve Topraklama konusunda proje ve uygulama firması olma yolunda ilerliyoruz.Ayrıca misyonumuz gereği Türkiyenin her yerinde doğru sistem tasarımları için eğitim çalışmalarımıza hız vermeyi hedefliyoruz.
İç yıldırımlık AG Parafudr sistemini kuracak firmayı seçerken neleri göz önünde bulundurmalıyız?
Şirket bünyesindeki mühendislerin niteliğine dikkat edilmelidir. Söz konusu mühendislerin alanındaki iş tecrübesi çok önemlidir. Kullanılan ürünlerin sertifikaları tam olmalıdır. Yine ürünler, IEC62305,IEC 61643 gibi temel standartlarının gereklerini karşılamalıdır. Şirket, kuracağı sistemin projesini sunabilmeli ve raporlamasını yapabilmelidir. Cihazların kalibrasyonunun yapıldığına dair belgeler olmalıdır. Telefonla teklif vermek gibi bir şey söz konusu değildir. Sistemin kurulacağı yer görülmelidir. Sunulan ürünlerin teknolojisi güncel olmalıdır.
Eklemek istedikleriniz…
Sektörün şartnameler ve yönetmelikleri düzeltmesi gerekir. İç yıldırımlık, şartnamelerde halen geçmemektedir.Geçtiği noktada teknik olarak doğru sistemler kurulmaya başlanacaktır.Sektör oyuncuları ticari kaygılardan sıyrılıp kaliteliyi ön planda tutmalıdır.Bizim ülke her konuda olduğu gibi mühendislik konusunda da atağa hızla geçmemiz gerekmektedir. Ezbere sistemler yerine yaratıcı ve doğru sistemler kurmak için adımlarımızı hızlı atmalıyız.